Adalet ve Hukuk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Adalet ve Hukuk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

30 Aralık 2015 Çarşamba

Defterlerin Tutulması

Defterlerin Tutulması
Defterler ve gerekli diğer kayıtlar Türkçe tutulur. Kısaltmalar, rakamlar, harfler ve semboller kullanıldığı takdirde bunların anlamları açıkça belirtilmelidir. Defterlere yazımlar ve diğer gerekli kayıtlar, eksiksiz, doğru, zamanında ve düzenli olarak yapılır. Bir yazım veya kayıt, önceki içeriği belirlenemeyecek şekilde çizilemez ve değiştirilemez. Kayıt sırasında mı yoksa daha sonra mı yapıldığı anlaşılmayan değiştirmeler yasaktır (TTK m. 65).
Defterler ve gerekli diğer kayıtlar, olgu ve işlemleri saptayan belgelerin dosyalanması şeklinde veya veri taşıyıcıları aracılığıyla tutulabilir. Defterlerin ve gerekli diğer kayıtların elektronik ortamda tutulması durumunda, bilgilerin saklanma süresince bunlara ulaşılmasının ve bu süre içinde bunların her zaman kolaylıkla okunmasının temin edilmiş olması şarttır (TTK m. 65/4).

 

KAYNAK: www.puuny.com

Ticari Defterler

Ticari Defterler
Defter tutma yükümlülüğü tacir sıfatının doğduğu anda başlayıp bu sıfatın kaybedilmesine kadar devam eder. Her tacir, ticari defterleri tutmak ve defterlerinde, ticari işlemleriyle ticari işletmesinin iktisadi ve mali durumunu, borç ve alacak ilişkilerini ve her hesap dönemi içinde elde edilen neticeleri, TTK’ya göre açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorundadır. Defterler, üçüncü kişi uzmanlara, makul bir süre içinde yapacakları incelemede işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutulur. İşletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesi defterlerden izlenebilmelidir (TTK m. 64/1).
Ticari defterler yevmiye defteri, defteri kebir ve envanter defteridir. Pay defteri, yönetim kurulu karar defteri ve genel kurul toplantı ve müzakere defteri gibi işletmenin muhasebesiyle ilgili olmayan defterler de ticari defterlerdir (TTK. 64/4)
Fiziki ortamda tutulan yevmiye defteri, defteri kebir ve envanter defteri ile diğer defterlerin açılış onayları, kuruluş sırasında ve kullanılmaya başlanmadan önce Notr tarafından yapılır. Bu defterlerin izleyen faaliyet dönemlerindeki açılış onayları, defterlerin kullanılacağı faaliyet döneminin ilk ayından önceki ayın sonuna kadar Notre yaptırılır. Pay defteri ile genel kurul toplantı ve müzakere defteri yeterli yaprakları bulunmak kaydıyla izleyen faaliyet dönemlerinde de açılış onayı yaptırılmaksızın kullanılmaya devam edilebilir. Yevmiye defteri ile yönetim kurulu karar defterinin kapanış onayı, izleyen faaliyet döneminin üçüncü ayının sonuna kadar Notre yaptırılır.
Ticaret ortaklıklarının ticaret siciline tescili sırasında defterlerin açılışı ticaret sicili müdürlükleri tarafından da onaylanabilir. Açılış onayının Notr tarafından yapıldığı hâllerde Notr, ticaret sicili tasdiknamesini aRamak zorundadır. Ticari defterlerin elektronik ortamda tutulması hâlinde bu defterlerin açılışlarında ve yevmiye defteri ile yönetim kurulu karar defterinin kapanışında Notr onayı aranmaz. Fiziki ortamda veya elektronik ortamda tutulan ticari defterlerin nasıl tutulacağı, defterlere kayıt zamanı, onay yenileme ile açılış ve kapanış onaylarının şekli ve esasları Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Maliye Bakanlığınca müştereken çıkarılan tebliğle belirlenir (TTK m. 64/3).

 

KAYNAK: www.puuny.com

Ticaret Unvanının Devamı ve Devri

Ticaret Unvanının Devamı ve Devri
Ticari işletme sahibinin veya bir ortağın ticaret unvanında yer alan adı kanunen değişir veya yetkili makamlar tarafından değiştirilirse unvan olduğu gibi kalabilir. Kollektif veya komandit ortaklığa ya da donatma iştirakine yeni ortakların girmesi hâlinde ticaret unvanı değiştirilmeksizin olduğu gibi kalabilir. Bu ortaklıklardan birinin ticaret unvanına adı dâhil olan bir ortağın ölümü üzerine mirasçıları onun yerine geçerek ortaklığın devamını kabul eder veya ortaklığa girmemekle beraber bu hususta izinlerini yazılı şekilde bildirirlerse ortaklık unvanı olduğu gibi bırakılabilir. Ortaklıktan ayrılan ortağın adı da yazılı izni alınmak şartıyla ortaklık unvanında kalabilir (TTK m. 47).
Ticaret unvanı işletmeden ayrı olarak başkasına devredilemez. Bir işletmenin devri, aksi açıkça kabul edilmiş olmadıkça, unvanın da devri sonucunu doğurur. Devir hâlinde devralan, unvanı aynen kullanma hakkına sahiptir (TTK m. 49).

 

KAYNAK: www.puuny.com

Ticaret Unvanı Üzerindeki Hak ve Korunması

Ticaret Unvanı Üzerindeki Hak ve Korunması
Usulen tescil ve ilan edilmiş olan ticaret unvanını kullanma hakkı sadece sahibine aittir (TTK m. 50). Ticaret unvanının, ticari dürüstlüğe aykırı biçimde bir başkası tarafından kullanılması hâlinde hak sahibi, bunun tespitini, yasaklanmasını; haksız kullanılan ticaret unvanı tescil edilmişse kanuna uygun bir şekilde değiştirilmesini veya silinmesini, tecavüzün sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, gereğinde araçların ve ilgili malların imhasını ve zarar varsa, kusurun ağırlığına göre maddi ve manevi tazminat isteyebilir (TTK m. 52/1).

 

KAYNAK: www.puuny.com

Şube Unvanları

Şube Unvanları
Şube unvanları merkez işletme unvanının yanında şube kelimesinin eklenmesi ile oluşur. Bu unvana şube ile ilgili ekler yapılabilir (TTK m. 48/1). Merkezi yabancı ülkede bulunan bir işletmenin Türkiye’deki şubesinin ticaret unvanında, merkezin ve şubenin bulunduğu yerlerin ve şube olduğunun gösterilmesi şarttır (TTK m. 48/3).

 

KAYNAK: www.puuny.com

Tacir Sayılan Diğer Kişiler ve Donatma İştiraki

Tacir Sayılan Diğer Kişiler ve Donatma İştiraki
Ticari işletmeye sahip olan demek, vakıf ve diğer tüzel kişilerin ticaret unvanları, adlarıdır (TTK m. 44). Bunlar zorunlu ve isteğe bağlı ek kullanamazlar. Örneğin, Kızılay Afyonkarahisar Madensuyu İşletmesi.
Donatma iştirakinin ticaret unvanı, ortak donatanlardan en az birinin adı ve soyadını veya deniz ticaretinde kullanılan geminin adını içerir. Soyadları ve gemi adı kısaltılamaz. Ticaret unvanında ayrıca donatma iştirakini gösterecek bir ibare de bulunur. Örneğin, Akdeniz Gemisi Donatma İştiraki.

 

KAYNAK: www.puuny.com

ANonim, Limited ve Kooperatif Ortalıklar

ANonim, Limited ve Kooperatif Ortalıklar
Bunların unvanlarında mutlaka işletme konusu ile ortaklık ve türünü gösteren ibare bulunmalıdır. Ticaret unvanlarında, “aNonim ortaklık”, “limited ortaklık” ve “kooperatif” kelimelerinin bulunması şarttır. Ortaklığı ve türünü gösteren ibarenin kısaltılarak yazılması olanaklıdır. Örneğin, İnşaat ve Ticaret ANonim Ortaklığı (A.O.), Turizm ve Seyahat Limited Ortaklığı (Ltd. O.), Yapı Kooperatif gibi. Bu ortaklıkların ticaret unvanında, gerçek bir kişinin adı veya soyadı yer aldığı takdirde, ortaklık türünü gösteren ibareler, baş harflerle veya başka bir şekilde kısaltma yapılarak yazılamaz (TTK m. 43/2).

 

KAYNAK: www.puuny.com

Kollektif ve Komandit Ortaklıklar

Kollektif ve Komandit Ortaklıklar
Kollektif ortaklığın ticaret unvanı, bütün ortakların veya ortaklardan en az birinin adı ve soyadıyla ortaklık ve türünü gösterecek bir ibareyi içerir. Örneğin, Ali Kaya ve Ortakları Taşımacılık Kollektif Ortaklığı.
Adi veya sermayesi paylara bölünmüş komandit ortaklıkların ticaret unvanı, komandite ortaklardan en az birinin adı ve soyadıyla ortaklığı ve türünü gösterecek bir ibareyi içerir. Bu şortaklıkların ticaret unvanlarında komanditer ortakların adları ve soyadları veya ticaret unvanları bulunamaz. Örneğin, Mehmet Güven Turizm ve Otelcilik Komandit Ortaklığı

 

KAYNAK: www.puuny.com

Gerçek ve Tüzel Kişi Tacirlerin Ticaret Unvanı Gerçek Kişi Tacirler

Gerçek ve Tüzel Kişi Tacirlerin Ticaret Unvanı Gerçek Kişi Tacirler
Gerçek kişi tacirin ticaret unvanı kısaltılmadan yazılacak adı ve soyadından oluşur. Örneğin Ali Taş gibi. Ayrıca buna isteğe bağlı ve zorunlu ekler yapılabilir. Örneğin, Ali Taş Pastanesi gibi.

 

KAYNAK: www.puuny.com

TİCARET UNVANI VE İŞLETME ADI

TİCARET UNVANI VE İŞLETME ADI
Ticaret unvanı, tacirin ticari işletmesiyle ilgili işlemlerinde kullandığı addır, taciri tanıtmaya ve diğer tacirlerden ayırt etmeye yarar. İşletme adı ise, işletme sahibi ile ilgili olmaksızın doğrudan doğruya işletmeyi tanıtmak ve benzer işletmelerden ayırt etmek için kullanılan addır (TTK m. 53). Örneğin Emek Sineması. İşletme adının sahipleri tarafından ticaret siciline tescil ettirilmesi gerekir.
Her tacir, ticari işletmenin açıldığı günden itibaren onbeş gün içinde, ticari işletmesini ve seçtiği ticaret unvanını, işletme merkezinin bulunduğu yer ticaret siciline tescil ve ilan ettirmelidir (TTK m. 40/1). Tescil edilen ticaret unvanı, ticari işletmenin görülebilecek bir yerine okunaklı bir şekilde yazılır. Merkezi Türkiye’de bulunan ticari işletmelerin şubeleri de bulundukları yerin ticaret siciline tescil ve ilan olunur. Her tacir kullanacağı ticaret unvanını ve bunun altına atacağı imzayı Notre onaylattırdıktan sonra sicil müdürlüğüne verir. Tacir tüzel kişi ise, unvanla birlikte onun adına imzaya yetkili kimselerin imzaları da Notre onaylattırılarak sicil müdürlüğüne verilir.
Ticaret unvanı oluşturulurken serbestlik, gerçeklik ve karma olmak üzere üç farklı sistem kullanılmaktadır. Serbestlik sisteminde bir tacir istediği şekilde ticaret unvanını oluşturabilir ve bu unvanı dilediği gibi devredebilir. Gerçeklik sisteminde seçilen unvanın gerçeğe tam uygun olması gerekir. Karma sistemde ise unvan önce gerçeğe uygun olmalıdır. Ancak unvan kullanılmaya başlanıldıktan sonra değişikliklerden etkilenmez ve devredilebilir. TTK sistemi karma sistemdir.
Ticaret unvanı çekirdek kısım ve ona yapılacak eklerden oluşur. Ekler isteğe bağlı ve zorunlu olmak üzere ikiye ayrılır. Gerçek kişiler yönünden, aynı sicil çevresinde daha önce aynı unvan tescil edilmiş ise daha sonraki unvana ek yapmak zorunluluğu vardır. Tüzel kişiler yönünden Türkiye’nin herhangi bir yerinde daha önce tescil edilmiş tüzel kişinin unvanı varsa ikinci tüzel kişi unvanına ek yapmak zorundadır. Bunlar zorunlu eklerdir. Tacir zorunlu ek koyma durumu olmasa dahi kendi isteği ile ek koyabilir. Bu ekler de isteğe bağlı ekler olarak adlandırılır. Bir ticaret unvanına Türkiye’nin herhangi bir sicil dairesinde daha önce tescil edilmiş bulunan diğer bir unvandan ayırt edilmesi için gerekli olduğu takdirde, ek yapılır.
Ekler, tacirin kimliği, işletmesinin genişliği, önemi ve finansal durumu hakkında, üçüncü kişilerde yanlış bir görüşün oluşmasına sebep olacak nitelikte bulunmamalı, gerçeğe ve kamu düzenine aykırı olmamalıdır. Tek başlarına ticaret yapan gerçek kişiler ticaret unvanlarına bir ortaklığın var olduğu izlenimini uyandıracak ekler yapamazlar. “Türk”, “Türkiye”, “Cumhuriyet” ve “Millî” kelimeleri bir ticaret unvanına ancak Bakanlar Kurulu kararıyla konabilir (TTK m. 46). Ticaret ortaklıkları fesih ve tasfiyeye girmişlere unvanlarına Tasfiye Halinde ibaresi eklenir.

 

KAYNAK: www.puuny.com

Tescilin Sonuçları

Tescilin Sonuçları
Tescil edilecek husus ancak sicile kayıtla doğuyorsa tescil yaratıcıdır. Zaten doğmuş, varlık ve geçerlilik kazanmış olan bir husus sonradan sicile bildiriliyorsa tescil açıklayıcıdır. Örneğin ticaret unvanının tescil ve ilanı gerekmekle beraber, bu unvan tescil yapılmadan önce de vardır, burada tescil açıklayıcıdır. TTK’ya göre ticaret sicili kural olarak açıklayıcı niteliktedir. Örneğin ticaret ortaklıklarının ticaret siciline tescil anında tüzel kişilik kazanır, tescilden önce tüzel kişilik yoktur, burada tescil yaratıcıdır.
Ticaret siciline tescili gerekli konular tescil, tescil ve ilanı gerekli konular tescil ve ilan edilmişlerse artık üçüncü kişiler bu konuları bilmediklerini ileri süremezler. Tescil edilen konuları herkesin bildiği varsayılır. Üçüncü kişilerin, kendilerine karşı sonuç doğurmaya başlayan sicil kayıtlarını bilmediklerine ilişkin iddiaları dinlenmez (TTK m. 36/3). Buna tescilin olumlu etkisi denir.
Tescili gerekli olduğu halde tescil edilmemiş, tescil ve ilanı gerektiği halde tescil ve ilan edilmemiş konularda üçüncü kişilerin iyiniyetli oldukları kabul edilir. Aksini iddia eden ispatla yükümlüdür. Aynı şekilde tescile tabi olmadığı halde bir konu her nasılsa tescil edilmişse yine üçüncü kişilerin iyiniyetli oldukları varsayılır. Buna tescilin olumsuz etkisi denilmektedir.
Tescil kaydı ile ilan edilen durum arasında aykırılık bulunması hâlinde, tescil edilmiş olan gerçek durumu bildikleri ispat edilmediği sürece, üçüncü kişilerin ilan edilen duruma güvenleri korunur (TTK m. 37).

 

KAYNAK: www.puuny.com

Ticaret Sicili

Ticaret Sicili
Ticari işletme ile ilgili bilgiler ticaret siciline kaydedilir. TTK hangi konuların tescil hangi konuların tescil ve ilan edileceğini genel bir hükümle toplu şekilde düzenlememiştir, ilgili konularda tescili ya da tescil ve ilanı gerekli hususlar tek tek gösterilmiştir. Tescil ticari işletmenin bulunduğu yer ticaret siciline yapılır. İlan ise Ankara’da yayımlanan Türkiye genelinde sicil kayıtlarının ilanına özgü Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi ile yapılır (TTK m. 35/4). Tescil edilen hususlar, kanun veya tüzükte aksine bir hüküm bulunmadıkça ilan olunur (TTK m. 35/3).
Ticaret sicili, Gümrük ve Ticaret Bakanlığının gözetim ve denetiminde ticaret ve sanayi odaları veya ticaret odaları bünyesinde kurulacak ticaret sicili müdürlükleri tarafından tutulur (TTK m. 24/1). Ticaret sicili, ticaret sicili müdürü tarafından yönetilir. Ticaret sicili müdürü, tüzükte belirlenen nitelikleri haiz kişiler arasından oda meclisi tarafından Sanayi ve Ticaret Bakanlığının uygun görüşü alınarak atanır. Aynı usulle sicil müdürlüğünün iş hacmine göre, yeteri kadar müdür yardımcısı görevlendirilir (TTK m. 25/1). Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, ticaret sicili müdürlüklerinin faaliyetlerini her zaman denetlemeye ve gerekli önlemleri almaya yetkilidir (TTK m. 25/3).
Ticaret sicili herkese açıktır (alenidir). Herkes ticaret sicilinin içeriğini ve müdürlükte saklanan tüm senet ve belgeleri inceleyebileceği gibi giderini ödeyerek bunların onaylı suretlerini de alabilir. Bir hususun sicilde kayıtlı olup olmadığına dair onaylı belge de istenebilir (TTK m. 35/2).
Sicilde yapılabilecek işlemler, tescil, tadil ve terkin olmak üzere üç gruba ayrılır: Tescil, bir olay veya işlemin ilk defa sicile geçirilmesi, tadil, mevcut bir kayıtta değişiklik yapılması, terkin ise mevcut kaydın silinmesidir.
Ticaret siciline tescil, kural olarak istem üzerine yapılır (TTK m. 27/1). Tescil istemi ilgililer, temsilcileri veya hukuki halefleri tarafından yetkili sicil müdürlüğüne yapılır. Tescil istemi dilekçe ile yapılır. Dilekçe sahibi kimliğini ispat etmek zorundadır. Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, tescili isteme süresi onbeş gündür. Bu süre, tescili gerekli işlemin veya olgunun gerçekleştiği; tamamlanması bir senet veya belgenin düzenlenmesine bağlı olan durumlarda, bu senet veya belgenin düzenlendiği tarihten başlar (TTK m. 30).
Tescil başvurusunu alan sicil müdürü tescil için aranan kanuni şartların var olup olmadığını incelemekle yükümlüdür (TTK m. 32/1). Tüzel kişilerin tescilinde, özellikle ortaklık sözleşmesinin, emredici hükümlere aykırı olup olmadığı ve söz konusu sözleşmenin kanunun bulunmasını zorunluluk olarak öngördüğü hükümleri içerip içermediği incelenir (TTK m. 32/2). Tescil edilecek hususların gerçeği tam olarak yansıtmaları, üçüncü kişilerde yanlış izlenim yaratacak nitelik taşımamaları ve kamu düzenine aykırı olmamaları şarttır (TTK m. 32/3).
Sicil müdürü yaptığı inceleme sonucu, talebi ya kabul ya red eder veya geçici olarak tescile karar verir. Kabul halinde tescil yapılır. Red halinde ilgililer, sicil müdürlüğünce verilecek kararlara karşı, tebliğlerinden itibaren sekiz gün içinde, sicilin bulunduğu yerde ticari davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile itiraz edebilirler (TTK m. 34). Çözümü bir mahkeme kararına bağlı bulunan veya sicil müdürü tarafından kesin olarak tescilinde duraksanan hususlar, ilgililerin istemi üzerine geçici olarak tescil olunur. Ancak, ilgililer üç ay içinde mahkemeye başvurduklarını veya aralarında anlaştıklarını ispat etmezlerse geçici tescil resen silinir. Mahkemeye başvurulduğu takdirde kesinleşmiş olan hükmün sonucuna göre işlem yapılır (TTK m. 32/3).
Tescil edilen konular, kural olarak sicil müdürlüğünün bağlı bulunduğu Ticaret Odasının yetki çevresinde hüküm ifade ettiği halde, ilan edilen konular bütün Türkiye’de etkilidir. İlan üçüncü kişilere karşı, ilanın çıkmasını izleyen ilk iş gününden itibaren geçerli olur.

 

KAYNAK: www.puuny.com

Ticari Satış ve Mal Değişiminde Özel Hükümlere Tabi Olma

Ticari Satış ve Mal Değişiminde Özel Hükümlere Tabi Olma

TTK m. 23, tacirler arasındaki satış ve mal değişimlerinde, adi satış ve mal değişimlerine göre bazı hususlarda farklı hükümler getirmiştir. Bu farklı hükümler, kısım kısım yerine getirilen sözleşmeler, alıcının alacaklı sıfatı ile temerrüdü, ayıpla ilgili sürelerle ilgilidir.

 

KAYNAK: www.puuny.com

Hapis Hakkının Kullanılmasında Sağlanan Kolaylıklar

Hapis Hakkının Kullanılmasında Sağlanan Kolaylıklar
Hapis hakkı, kanuni koşulların varlığı halinde alacaklıya borçlunun rızasıyla zilyetliğinde bulunan ve iadesi gerekli olan borçluya ait taşınır mallar ve kıymetli evrakı iade etmeyerek alacağının teminatı olarak alıkoyma ve paraya çevirme yetkisi veren bir ayni haktır (MK m. 950). Bu hakkın kullanılabilmesi üç koşulun gerçekleşmesine bağlıdır: alacaklı borçluya ait taşınır bir eşya ya da kıymetli evraka borçlunun rızası ile zilyet bulunmalıdır, alacaklının alacağı geçerli ve vadesi gelmiş olmalıdır, alacaklının zilyetliğindeki taşınır mal veya kıymetli evrak ile alacak arasında bağlantı bulunmalıdır.
Tacirlerin hapis hakkını kullanmasında getirilen kolaylık üçüncü koşulun aranmamasıdır. Zilyetlik ve alacak aradaki ticari ilişkiden doğmuş ise tacirler arasında bu bağlantı var kabul edilir (MK m. 950). alacak ile zilyetlik farklı nedenlerden, farklı sözleşmelerden doğsa bile tacir hapis hakkına sahiptir.

 

KAYNAK: www.puuny.com

Fatura ve Teyit Mektubu Düzenleme

Fatura ve Teyit Mektubu Düzenleme
Ticari faaliyetleri sonucunda bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir (TTK m. 21/1). Bu takdirde tacir fatura vermek zorundadır. Fatura alım satım
sözleşmesinde satılan şeyi ve bedelini, başka bir sözleşme söz konusu ise görülen iş ve karşılığını kesin olarak saptamaya yarayan belgedir. Fatura uyuşmazlıklarda delil olarak kullanılır. Bir faturayı alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır (TTK m. 21/2).
Teyit mektubu ise, telefonla, telgrafla, herhangi bir iletişim veya bilişim aracıyla veya diğer bir teknik araçla ya da sözlü olarak kurulan sözleşmelerle yapılan açıklamaların içeriğini doğrulayan bir yazıdır. Bu yazıyı alan kişi, aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde itirazda bulunmamışsa, söz konusu teyit mektubunun yapılan sözleşmeye veya açıklamalara uygun olduğunu kabul etmiş sayılır (TTK m. 21/3).

 

KAYNAK: www.puuny.com

Ücret ve Cezaların İndirilmesini İsteyememe

Ücret ve Cezaların İndirilmesini İsteyememe
Tacir, sözleşme ile kararlaştırmış olan ücret ve sözleşme cezasının aşırı oldukları iddiasıyla indirilmesini mahkemeden isteyemez (TTK m. 22). Kanun bu hakkı sadece tacir olmayanlara tanımıştır. Örneğin, bir müteahhit işi zamanında bitirmediği takdirde her gün için belirli bir tutarda para ödemeyi taahhüt etmişse, sonradan bu paranın aşırı olduğunu ileri sürerek indirim talebinde bulunamaz.

 

KAYNAK: www.puuny.com

Ücret ve Faiz İsteme

Ücret ve Faiz İsteme
Tacir olan veya olmayan bir kişiye, ticari işletmesiyle ilgili bir iş veya hizmet görmüş olan tacir, uygun bir ücret isteyebilir. Ayrıca, tacir, verdiği avanslar ve yaptığı giderler için, ödeme tarihinden itibaren faize hak kazanır (TTK m. 20).

 

KAYNAK: www.puuny.com

Ticari Örf ve Adetlere Tabi Olma

Ticari Örf ve Adetlere Tabi Olma
Tacirler hakkında ticari örf ve adetler mutlak olarak uygulanır. Tacir olmayanlara ise ancak onlar tarafından bilindiği veya bilinmesi gerektiği takdirde uygulanır (TTK m. 2/3). Bunun sebebi basiretli bir kişi olan tacirin, ticaretiyle ilgili tüm örf ve adetleri bilmesi gerektiği varsayımıdır.

 

KAYNAK: www.puuny.com

Ticari İş Karinesine Tabi Olma

Ticari İş Karinesine Tabi Olma
Tacirlerin yaptıkları işler ve borçları kural olarak ticari niteliktedir. Ancak, gerçek kişi olan bir tacir, işlemi yaptığı anda bunun ticari işletmesiyle ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirdiği veya işin ticari sayılmasına durum elverişli olmadığı takdirde borç adi sayılır (TTK m. 19/1).

 

KAYNAK: www.puuny.com

Basiretli Bir İş Adamı Gibi Hareket Etme

Basiretli Bir İş Adamı Gibi Hareket Etme
Tacirler ticaretlerine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmelidir (TTK m. 18/2). Bu yükümlülük bir edimin ifasında dikkatli ve özenli bir iş insanında bulunması gereken tüm tedbirleri içerir. Basiretli iş adamı gibi davranmanın gerektirdiği dikkatli ve özenli davranma yükümü sübjektif değil objektif esaslara göre belirlenir. Bu nedenle tacirin kişisel durum ve yetenekleri değil, işin niteliği göz önünde tutularak, dikkatli, özenli, tedbirli, sağduyulu bir tacirin aynı durumda göstereceği hareket biçimi ölçüt alınır.
Yargıtay uygulamasında şu durumlar basiretsizlik sayılmıştır: ihaleden önce kömür tedarikinin mümkün olup olmadığını tahkik etmeme, müteahhidin inşaat için lüzumlu malzemeyi zamanında tedarik etmemesi, numuneye uygun kumaşın piyasada yeterli miktarda var olup olmadığını araştırmadan sözleşme ilişkisine girilmesi, bir bankanın mevduat hesap cüzdanını getirmeden, vekaletname ibraz eden üçüncü şahsa, hem de hesabı kapatarak ödeme yapması, bir bankanın çek kullanmadan yasaklılar listesinde bulunan kimseye çek karnesi vermesi, bir bankanın yetki belgesi altındaki imza ile hesap kartonundaki imzayı dikkatlice kontrol etmeden yetkiliyim diyen kişiye ödemede bulunması. Bu davranış şekilleri gerekli titizlik, dikkat ve özenin gösterilmemiş olmasından dolayı basiretsizliktir.

 

KAYNAK: www.puuny.com