16 Mayıs 2021 Pazar

Hukukun Dalları

İç Hukuk - Dış Hukuk Ayırımı

Bu ayrım, hukuk kurallarının geçerli olacağı ve uygulanacağı coğrafi sınırlara göre yapılmaktadır. Devletin hukukunun uygulanması bakımından yetki alanı iç hukukun coğrafi sınırlarını oluşturur. Dolayısıyla, milli sınırlar iç hukukun uygulanması bakımından önemlidir. Bu bakımdan, kaynağı açısından değil, uygulanması açısından ulusal hukuk da denilen iç hukuk, bir ülkenin dış ülkelerdeki temsilciliklerinde ve bilhassa özel hukuk bakımından yurt dışında yaşayan yurttaşlarına da uygulanabilir.

Dış hukuka uluslararası hukuk da denir. Bu hukuk, devletlerin birbirleriyle ve uluslararası kuruluşlarla ilişkilerinin yanında, uluslararası kuruluşların birbirleriyle ilişkilerini de düzenler. Ayrıca, bir hukukî ilişkinin taraflarının değişik ülkelerin yurttaşları olmaları halinde yahut haymatlos (vatansız) statüsünde bulunan kişiler arası ilişkilerin söz konusu olması halinde, hukukî ilişkiler dış hukuka göre de düzenlenebilir. Burada milli sınırları aşan bir uygulama alanı vardır. Devletler Genel Hukuku ve Devletler Özel Hukuku bu kapsama girerler.

Maddi Hukuk - Şekli Hukuk Ayırımı

Maddi (Nesnel) Hukuk, hakların gerçek içeriklerine ilişkin hukuktur. Bu içeriği düzenleyen kuralları kapsar. Bunlar; hukuk düzeni kapsamına giren hakları ve ayrıcalıkları ortaya koyan, yasakları ve yükümlülükleri belirleyen kurallardır. Kişilerin hukukî durumları, birbirleriyle, toplumla ve toplum içerisindeki çeşitli kurumlarla ilişkileri bu kurallarda gösterilir ve düzenlenir. Medeni Hukuk, Ceza Hukuku birer maddi hukuk dalıdırlar. Dolayısıyla, örneğin Borçlar Kanunu'ndaki, Ceza Kanunundaki hemen tüm kurallar maddi hukuk kurallarıdır.

Maddi hukuk ile düzenlenmiş olan hakların, yetkilerin, ayrıcalıkların nasıl sağlanacağı, yükümlülüklerin hangi yollarla gerçekleştirileceği ise şekli (biçimsel) hukukun konusudur. Hakların devlet organları vasıtasıyla korunması bu hukukça düzenlenir. Dolayısıyla, özellikle hukukî ihtilafların çözümü bakımından şeklî hukuk önem taşır. "Maddi hukuk tarafından kişilere tanınan yetki ve hakların çekişmeli hallerde nasıl elde edileceğini, ödev ve borçların yerine getirilmesinin yöntem ve yollarını düzenleyen hukuka şeklî hukuk denilir. Bu hukuk dalı, bir bakıma yaptırımın işleyiş ve uygulanış biçimini de göstermektedir" . Medeni Usul Hukuku, İcra ve İflâs Hukuku, Anayasa Yargısı Hukuku, İdari Yargılama Hukuku birer şeklî hukuk dalıdırlar. O halde, bir uyuşmazlığın yargı önüne nasıl çıkartılacağı, yargılamanın nasıl başlatılacağı, sürdürüleceği ve bitirileceği, verilen kararların nasıl uygulanacağı, usul hukuku kapsamındaki kurallarla düzenlenmiştir.

Hukuk Sistemleri

Tarihi olarak ve günümüzde yaşayan belli başlı hukuk sistemlerine kısaca değinelim.

Roma-Germen Hukuku

Roma hukukuna dayanan ve kara Avrupa'sında hala uygulanan hukuk sistemidir. Bu sistem önceleri daha ziyade geleneklere dayanmaktadır. Justinianus'un Corpus İuris Civilis adlı eserinde temel ilkeleri belirtilen kurallarla kişiler arası hukuki ilişkileri düzenleme amacındadır. Tarihi gelişimi içinde kamu hukuku da sistemin diğer önemli bölümü haline gelmiştir. Almanya, İtalya ve Fransa hukukları Roma hukukuna dayanır. Türkiye Cumhuriyeti de iktibas yoluyla Roma hukukunu benimsemiştir.

Anglo-Sakson Sistemi (Common Law): İngiltere'de XI. yy'dan itibaren Roma hukukunun etkisi dışında gelişmeye başlamıştır ve günümüzde Anglo-Amerikan ülkelerinde uygulanılmaktadır.

Sistem hakimlerin içtihadına dayanmaktadır ve Kara Avrupa'sındaki yasalaştırma (kodifikasyon) hareketleri dışında kalmıştır 19.Asırdan itibaren çok sayıda yasa çıkarılmış olsa da vaka hukuku (case law) karakterini sürdürmektedir.

İslam Hukuku

İslam dininin temel ilkelerine ve yorumlarına dayanan ve tarihte İslam toplumlarınca uygulanmış, bugün bazı İslam ülkelerinde uygulanan bir hukuk sistemidir. Temel kaynakları Kitap, sünnet, icma ve kıyastır

  1. Kitap: Kur'ân-ı Kerim,
  2. Sünnet: Hz. Peygamberin sözleri, fiil ve onayları,
  3. Ümmetin icma'ı: Peygamberimiz'in vefatından sonra, herhangi bir dönemde yaşayan müçtehitlerin, uygulamayla ilgili bir konunun çözümünde görüş birliğine varmaları,
  4. Fakihlerin kıyâsı: Hukukçuların, bilinen iki şeyden, hakkında nass bulunanın hükmünü, aralarındaki nedensellik benzerliğinden dolayı hakkında kural bulunmayan şey (ya da olaya) yorum yaparak uygulamasıdır. "Kıyas" yoluyla geliştirilen fetvalar nedeniyle İslam Hukuku Common Law'a benzemektedir.

Osmanlı İmparatorluğu döneminde ülkemizde, ağırlığı İslam hukukuna dayanan karma bir sistemin bulunduğu görüşü egemendir; Dini hukuk yanında örfi hukuk da gelişmiştir. Hâkimler için bir el kitabı ihtiyacından hareketle İslam Hukukunun özel hukuka ilişkin temel kuralları ve çok sayıda fetva 19.yy'ın 3.çeyreğinde bir komisyon tarafından derlenip Padişah iradesi ile yürürlüğe konmuştur. Kısaca Mecelle olarak anılan bu eser, Türkiye'de 1926'ya kadar uygulanmıştır.

Sosyalist Hukuk

Üretim araçları üzerinde özel mülkiyetin ve miras hakkının tanınmadığı, bu nedenle özel hukukun gelişmediği bir hukuk sistemidir. Rus (Ekim 1917) Devrimi sonrasında sistemleştirilmiş olup sosyalist düşünce hukuku bir üstyapı kurumu olarak gördüğünden ideal komünist düzende tümüyle ortadan kalkacağı savunulmuş ancak 80 yıllık Sovyet ve Doğu Bloku uygulaması bunu başaramamıştır. Günümüz sosyalist ülkeleri çoğunlukla arayış/geçiş görüntüsü vermektedir.