27 Ağustos 2015 Perşembe

Yargı çevresi

Yargı çevresi: Bir mahkemenin yargı yetkisinin sınırlarını belirleyen idari ve coğrafi çevredir. Hukuk ve ceza mahkemelerinin yargı çevresi, kural olarak, bulundukları il merkezi ve ilçeler ile bunlara adli yönden bağlanan ilçelerin idari sınırlarıdır.
Anayasa’ya göre, mahkemelerin kuruluşu, görev ve yetkileri ile yargılama usulleri kanunla düzenlenmelidir (AY m. 142). Buna uygun olarak, hukuk mahkemelerinin kuruluşu 5235 sayılı Adli Yargı Teşkilat Kanunu’yla, görev ve yetkileri ile yargılama usulleri ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile belirlenmiştir. Genel mahkemelerin görevi aşağıdaki şekilde özetlenebilir:
Bir yerde özel mahkeme kurulmamışsa, özel mahkemenin görevine giren uyuşmazlıklara asliye hukuk mahkemesi bakar.
•   Asliye hukuk mahkemesi, kanunlarda aksine bir düzenleme bulunmadıkça;
-   Dava konusunun değer veya miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalara,
-   Sulh hukuk mahkemesi ve diğer özel mahkemelerin görev alanları dışında kalan tüm dava ve işlere (HMK m. 2),
•   Sulh hukuk mahkemesi, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın;
-   Kira ilişkisinden doğan tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara,
-   Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasma ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davalara,
-   Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davalara,
-   Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği diğer davalara (ör. Taşınmazın aynına ilişkin olmayan, kat mülkiyeti kanundan doğan davalara veya çekişmesiz yargı işlerine) bakmakla görevlidir.
Genel mahkemeler yanında, özel bir kanunla kurulan ve bakacakları dava ve işler belirli kişiler veya uyuşmazlık türleri ile sınırlandırılmış bulunan mahkemeler ise özel mahkeme (uzmanlık mahkemesi) olarak adlandırılır. Hukuk mahkemeleri arasındaki özel mahkemeler, asliye ticaret mahkemesi, aile mahkemesi, tüketici mahkemesi, iş mahkemesi, icra mahkemesi, kadastro mahkemesi, fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesi, olarak özetlenebilir. Özel mahkemelerin bakmakla görevli oldukları davalar ise kendi kanunlarında belirlenmiştir; örneğin, tüketici mahkemesi Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’dan doğan tüketici uyuşmazlıklarını çözmekle görevlidir; asliye ticaret mahkemesi ise, Türk Ticaret Kanunu ve diğer özel kanunlardan doğan ticari nitelikteki davalara bakmakla görevlidir (TTK m. 5,III). Özel mahkemeler de tek hâkimlidir. Bir yerde özel mahkeme kurulmamışsa, özel mahkemenin görev alanına giren dava ve işlere, özel mahkeme sıfatıyla, o yerde görevli asliye hukuk mahkemesi tarafından bakılır.

 

KAYNAK: www.puuny.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder