8 Aralık 2015 Salı

İflasa Tâbi Kişiler

İflasa Tâbi Kişiler

Bir borçluya iflas yoluyla takip yapılabilmesi için borçlunun iflasa tâbi kişilerden olması gerekir. Kural olarak, iflasa tâbi olan kişiler tacirlerdir. Zira, Türk Ticaret Kanunu’na göre, tacir her türlü borcu için iflasa tâbi kılınmıştır (6102 sayılı TTK m. 18, I).

Kimlerin tacir olduğu veya tacir olmanın hüküm sonuçlarına tabi olacağı Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenmiştir. Tacirler gerçek kişi tacirler ve tüzel kişi tacirler olarak ikiye ayrılır. Gerçek kişiler bakımından, bir ticari işletmeyi kısmen de olsa kendi adına işleten kişi tacirdir (TTK m. 12/1). Tüzel kişiler bakımından ise, ticaret şirketleriyle, amacına ulaşmak için ticari bir işletme işleten vakıflar, dernekler ve kuruluş kanunlarına göre özel hukuk hükümlerine göre yönetilmek ve ticari şekilde işletilmek üzere devlet, il özel idaresi, belediye, köy gibi kamu tüzel kişileri tarafından kurulan kurum ve kuruluşlar da tacir sayılırlar (TTK m. 16/1).

Bazı kişiler ise tacir oldukları için değil, ancak tacir gibi kabul edildiklerinden veya tacirler hakkındaki hükümler onlara da uygulanabileceğinden iflasa tâbidir. Bu bağlamda, bir ticari işletme açtığını, çeşitli ilan araçlarıyla halka duyuran veya işletmesini ticaret siciline tescil ettirmesine rağmen fiilen işletmeye başlamamış olan kişiler de tacir sayıldıkları (TTK m. 12/2) için iflasa tâbidir. Bir ticari işletme açmış gibi kendi adına veya hukuken var olmayan bir şirket adına işlemlerde bulunan kişi ise tacir gibi sorumlu sayıldığından (TTK m. 12/3) iflasa tabidir.

Tacir olmadıkları halde kanunlardaki özel hükümler sebebiyle tacir gibi iflasa tâbi olan diğer kişiler de bulunmaktadır. Örneğin, tüzel kişiliği bulunmayan donatma iştiraki, tacir olmamasına rağmen, tacirler hakkındaki hükümler donatma iştirakine de uygulanacağından (TTK m. 17) iflasa tabidir. Kolektif şirket ortağı da tacir olmamasına rağmen, kanundaki özel bazı koşulların gerçekleşmesi halinde, alacaklı, kolektif şirket ortağının iflasını talep edebilir (TTK m. 238/2; m. 240/1).

İflas yoluyla takip, ancak tacirler veya tacirler hakkındaki hükümlere tabi olanlar hakkında, bir para borcunun ödenmemesi sebebiyle söz konusu olabilir. Muaccel bir para borcunun ödenmemiş olması tacirler bakımından gerekli ve yeterli bir iflas sebebi olup, başka bir şart aranmaz.

 

KAYNAK: www.puuny.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder