İdârî kamu hizmetleri (Öztürk, 1997, s.36), idârenin eskiden beri gördüğü geleneksel kamu hizmetleridir. Bayındırlık işleri, kamu mallarının bakımı ve korunması, eğitim ve öğretim, sağlık, tapu-kadastro hizmetleri, nüfus işleri gibi idârenin klasik faaliyetleri idârî kamu hizmetlerindendir.
İdârî kamu hizmetleri kural olarak kamu hukuku kurallarına tabidirler. Bu tür kamu hizmetlerinin yürütülmesine ilişkin yetkiler, yöntemler, personel, mal ve paralar; kamu hukuku rejimine tabidirler. Dolayısıyla, idârî kamu hizmetlerinden kaynaklanan uyuşmazlıklar idârî yargıda çözülür (Günday, 2003, s.291). Yasaların ve mahkeme içtihatlarının imkân tanıdığı hâllerde bu tür hizmetler için, özel hukuk usullerine de başvurulabilir ve bunlardan çıkan uyuşmazlıklar adlî yargı önüne de götürülebilir (Duran, 1982, s.318).
nitelikte olup daha çok imtiyaz usulü ile gördürülen hizmetlerdi. Fakat, 20. yüzyılın başından itibaren özellikle 1. Dünya Savaşından sonra devletin sanayi, ticaret, tarım ve maliye alanlarında, özel teşebbüslerle birlikte doğrudan doğruya yaptığı faaliyetler de iktisâdî kamu hizmetleri hâline getirilmiştir.
îktisâdî kamu hizmetleri, işleyişleri ve dış ilişkileri açısından özel hukuk kurallarına tabi tutulurlar. Ancak, iktisâdî kamu hizmetleri, gerek kuruluşları ve bazı unsurları, gerek amaçları ve denetimleri yönünden özel faaliyetlere göre bazı farklılıklar göstermektedirler.
KAYNAK: www.puuny.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder