27 Ağustos 2015 Perşembe

Uluslararası Antlaşmalar

Uluslararası Antlaşmalar
Bir uluslararası andlaşma, “uluslararası hukukun kendilerine bu alanda yetki tanıdığı kişiler arasında, uluslararası hukuka uygun bir biçimde, hak ve yükümlülükler doğuran, bunları değiştiren ya da sona erdiren yazılı irade uyuşması”dır (Pazarcı 2003, s. 43). Uluslararası andlaşmalar, iki veya daha fazla devletin birbirleriyle yahut

uluslararası örgütlerle yaptıkları bir anlaşmayla karşılıklı vaatlerde bulundukları, çeşitli borç yüklendikleri metinlerdir. Anayasa’nın 90. maddesine göre, “usulüne göre yürürlüğe konulmuş bulunan uluslararası andlaşmalar kanun hükmündedir”.
Anayasa yürürlüğe girme usulü açısından andlaşmaları iki gruba ayırır. Birinci grup andlaşma için önce TBMM’nin uygun bulma kanunu çıkartması gerekmektedir. İkinci grupta belirlenen istisnai durumlar dışında uluslararası andlaşmalar, TBMM’ye sunulur ve TBMM uygun görürse bu durumu bir ‘uygun bulma kanunu’ ile karara bağlar. Bu kanuna dayanılarak 244 sayılı “Uluslararası Andlaşmalarm Yapılması, Yürürlüğe Girmesi ve Yayınlanması ile Bazı Andlaşmalarm Yapılması İçin Bakanlar Kuruluna Yetki Verilmesi Hakkında Kanun” uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılan bir kararname ile andlaşma onaylanır. Kararname, Cumhurbaşkanı tarafından da imzalanır.
Bunun yanında onaylama için uygun bulma kanununa gerek olmadan Bakanlar Kurulu Kararnamesi’nin yeterli sayıldığı ikinci grup andlaşmalar da vardır. Bu gruba giren andlaşmalara ‘istisna grubu andlaşmalar’ denir. İstisna grubu andlaşmalar sadece 244 sayılı Kanun uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından onaylanır ve yürürlüğe konur. İstisna grubu andlaşmalar da iki gruba ayrılır. Birinci alt-grubu oluşturan andlaşmalarm ekonomik, ticari ya da teknik ilişkileri düzenlemesi, süre olarak 1 yılı aşmaması, devlet maliyesine bir yüküm getirmemesi, kişisel statüye ve Türklerin yabancı devletlerdeki mülkiyet haklarına dokunmaması gerekir. Bu antlaşmalar Meclise sunulmamaktadır ancak Resmî Gazete’de yayımlanmasından itibaren 2 ay içinde meclise bilgi verilmesi yükümlülüğü vardır. İkinci alt-grup ise daha önceden yapılmış bir andlaşmaya dayanılarak yapılan uygulama andlaşmaları ve yasaların önceden tanıdığı yetkiye dayanılarak yapılan ekonomik, ticari, teknik ya da idari andlaşmalardır. Bu andlaşmalar için Meclise bilgi verilmesine gerek yoktur. Herhangi bir andlaşmanm Türk kanunlarında değişiklik getirmesi durumunda TBMM’den uygun bulma kanunu çıkartılmalıdır.
Uluslararası andlaşmalar kanun hükmünde olmakla birlikte, kanunların tâbi olduğu yargısal denetim mekanizmasının dışındadır. Kanunlar Anayasa Mahkemesince Anayasa aykırılık yönünden denetlenebilirken uluslararası andlaşmalar için Anayasa Mahkemesinde iptal davası açma imkânı yoktur.
Anayasamız, temel hak ve özgürlükler alanındaki uluslararası andlaşmalara diğer uluslararası andlaşmalardan farklı bir konum vermiştir. Nitekim biz de hukuk kurallarının hiyerarşik düzeni içerisinde bu tür andlaşmalara Anayasa’nm altında kanunların ise üzerinde yer vermiştik. Bunun nedeni, Anayasa hükmüne göre, kanunlar ile temel hak ve özgürlükler alanındaki uluslararası andlaşmalar arasında çatışma olması durumunda, andlaşmalarm üstün tutulması ve uygulanmasıdır. Uluslararası andlaşmalar için Anayasa Mahkemesi’nde dava açılamayacağını da hatırlarsak, Anayasa tarafından temel hak ve özgürlükler alanındaki uluslararası sözleşmelere verilen bu konum, söz konusu andlaşmaları hukuk sistemi içerisinde oldukça güçlü bir yere oturtmaktadır.
istisna grubu uluslararası andlaşmalarm Meclise sunulması gerekmez. Ancak bu anlaşmalarla ilgili olarak Meclis bilgilendirilir.
Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası andlaşmalara ulaşmak için Dışişleri Bakanlığı'nın web sitesini kullanabilirsiniz. Bkz. http://ua.mla.gov.tr/

 

KAYNAK: www.puuny.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder